neyse klipteki ikili kendini izletiyor,şarkıyı da sevdim.başarılı.
27.9.13
A$AP Rocky-Fashion Killa(Video)
A$AP Rocky,"Long.Live.A$AP." albümünün yeni klibini "Fashion Killa"ya çekti.klipte geçen sene Diamonds World Tour'un Amerika ayağında eşlik ettiği Rihanna'yla high brand mağazalarda gezen,alışveriş yapan A$AP;çok sevdiğim ingiliz sokak sanatçısı ya da -vandalı mı demeliyim?- Kidult'a da gönderme yapmış.hatta gönderme değil videonun sonunda direk kendisinin Marc Jacobs mağazasına yaptığı sanatsal saldırıyı koymuş.Kidult'ı kıskanmasam şuraya kendisiyle ilgili içinde yüzdüğüm bilgi deryasını akıtıcam ama yok kardeş,henüz 3 yaşında bir kardeşim var Kidult'ı ondan bile kıskanıyorum.bilmesin kimse.
neyse klipteki ikili kendini izletiyor,şarkıyı da sevdim.başarılı.
neyse klipteki ikili kendini izletiyor,şarkıyı da sevdim.başarılı.
24.9.13
Miley Cyrus for Rolling Stone
Miley Cyrus,Rolling Stone'a kapak oldu,epey cüretkar pozlarıyla tabi ki! ne sandınız...
röportajda hayatı,değişimi ve daha birçok konuyla ilgili itiraflarda bulunan Miley röportaj için bir de anormal bi aktiviteye girişmiş.röportaj esnasında eğlenceli bi şey yapmak istediğini belirten kızımız "laser tag oynayalım dedim vazgeçtim,bowling için de fazla gencim geriye bi tek dövme yaptırmak kalmıştı" diyerek bir ayağının altına "Rolling" öbürüneyse "$tone" yazdırarak röportajı unutulmaz kılmış kendince.ve tüm bu dövme deneyimini de baya diyalog diyalog işlemişler dergiye.5-6 sayfalık şeyi okumaya üşenmiyorum diyenler buraya buyursun.
bu kızı kurtarın abilerim,holivud harcadı kızı USA partylerinde kokocu oldu,alın bunu :(
röportajda hayatı,değişimi ve daha birçok konuyla ilgili itiraflarda bulunan Miley röportaj için bir de anormal bi aktiviteye girişmiş.röportaj esnasında eğlenceli bi şey yapmak istediğini belirten kızımız "laser tag oynayalım dedim vazgeçtim,bowling için de fazla gencim geriye bi tek dövme yaptırmak kalmıştı" diyerek bir ayağının altına "Rolling" öbürüneyse "$tone" yazdırarak röportajı unutulmaz kılmış kendince.ve tüm bu dövme deneyimini de baya diyalog diyalog işlemişler dergiye.5-6 sayfalık şeyi okumaya üşenmiyorum diyenler buraya buyursun.
bu kızı kurtarın abilerim,holivud harcadı kızı USA partylerinde kokocu oldu,alın bunu :(
Mike Will Made It-23(ft. Miley Cyrus & Wiz Khalifa & Juicy J)(Video)
Miley Cyrus'ın yeni tarzını beğenmiş-tim ta ki ar damarı çatlayıp(?! jfdhkfd) yeri göğü yalamaya başlayana kadar...
bu kız napıyo cidden henüz kimse cevap veremedi.nişanlısıyla mutsuz ilişkisinin ve ayrılığının onu bu hareketlere(?) ittiği söylentileri var -ki ben bunu aşırı komik buluyorum-,bilemeyiz.esas merak ettiğim babasının durumu,adamcağız o uzun saçlarını deli gönlüne bağlasa çözülmez şu saatten sonra,ah Billy ah...
her neyse efenim,tüm sapık hareketlerini bi kenara koyarsak o sümük Miley gitti yerine femme fatale ve bir hayli stylish bi hatun geldi,iyi oldu,bunu yadsıyamayız.
son videosu "Wrecking Ball"un tartışmalar sebebiyle gerçekleştiğini düşündüğüm rekorundan sonra,kendisinin eşlik ettiği ve epeydir geri sayımı yapılan Mike Will Made It'in single'ı "23"ün videosu yayınlandı.bilmeyenler için şarkı genel olarak Air Jordan'lar ve içinde Wiz'in bulunduğu her şeyde olduğu gibi "eğlencesine" uyuşturucu kullanmak üzerine.
şaşırtan ufak bir ayrıntı verelim;Miley "23"te rap yapıyor.
neyse bu iş çok uzadı,buyrun video,keyifle izleyin.
bu kız napıyo cidden henüz kimse cevap veremedi.nişanlısıyla mutsuz ilişkisinin ve ayrılığının onu bu hareketlere(?) ittiği söylentileri var -ki ben bunu aşırı komik buluyorum-,bilemeyiz.esas merak ettiğim babasının durumu,adamcağız o uzun saçlarını deli gönlüne bağlasa çözülmez şu saatten sonra,ah Billy ah...
her neyse efenim,tüm sapık hareketlerini bi kenara koyarsak o sümük Miley gitti yerine femme fatale ve bir hayli stylish bi hatun geldi,iyi oldu,bunu yadsıyamayız.
son videosu "Wrecking Ball"un tartışmalar sebebiyle gerçekleştiğini düşündüğüm rekorundan sonra,kendisinin eşlik ettiği ve epeydir geri sayımı yapılan Mike Will Made It'in single'ı "23"ün videosu yayınlandı.bilmeyenler için şarkı genel olarak Air Jordan'lar ve içinde Wiz'in bulunduğu her şeyde olduğu gibi "eğlencesine" uyuşturucu kullanmak üzerine.
şaşırtan ufak bir ayrıntı verelim;Miley "23"te rap yapıyor.
neyse bu iş çok uzadı,buyrun video,keyifle izleyin.
23.9.13
Ciara-Overdose(Single)
Ciara,kendi adını taşıyan son albümünün 3.single'ı olarak "Overdose"u seçti.albümü dinlediğim ilk andan itibaren loop'a alıp çevir allah çevir dinlediğim ve çok sevdiğim bi şarkı olduğundan bu seçim beni epey sevindirdi.klibini de dört gözle bekliyorum.
keyifli dinlemeler.
keyifli dinlemeler.
Zedd-Stay The Night(ft.Hayley Williams)(Video)
"Stay The Night",ünlü prodüktör Zedd'in 24 Eylül'de piyasaya süreceği albümü Clarity:The Deluxe Edition'dan bir parça.kendisine çok sevdiğim Paramore'un solisti Hayley eşlik ediyor.ben şarkıyı epey başarılı buldum ama tadı damakta kalıyor biraz.daha uzun olsa daha keyifli olabilirdi.bu arada şarkının girişinde Hayley'in vokali epey vurucu.zaten Zedd'in de fikri bu yönde olsa gerek,kendisi verdiği bir demeçte "Hayley şarkının zor kısmını başardı ben sadece piyano çaldım" diyerek mütevazılık yapmış.
velhasıl kelam başarılı bir çalışma,dinlemeden geçmeyin derim.
velhasıl kelam başarılı bir çalışma,dinlemeden geçmeyin derim.
18.9.13
Rock'n Coke(Büyük Serzeniş)
merabalar,size şöyle bi bi hafta falan önce bahsettiğim Rock'n Coke toplu kritiği tam olarak önünüzde bulunmakta.yazarımız bu sefer Justin Bieber konserini yazışından da anlayacağınız üzere objektifliğine yoğun güvendiğim adam Doğacan Akören...kendisi 2.kez aramızda.lafı daha fazla uzatmadan sazı Doğacan'ın eline veriyorum,yardır aslan!
merhaba, tekrardan ben. bu benim burada ikinci yazım oluyor, hatice sağolsun. sanırım, bu blog'un kadrolusu olacağım (ssk+yol isterim yıh yıh yıh)
başlık bulmakta her zaman zorlandığım için bir başlık koyamadım, onu blog sahibine bırakıyorum. içinde "ızdırap" ve "festival" bulunan bir başlık atsın yeter.
goa silent disco party, bence festivalin en zevkli, en güzel organizasyonundan biriydi. kısaca anlatmak gerekirse, adı üstünde, sessiz bir disco. kulaklığını takıyorsunuz ve platformda çılgınlar gibi dans ediyorsunuz. ne dışarıdan bir ses sizi rahatsız ediyor ne başka bir şey, kendi dalganıza bakıyorsunuz kısaca. dj'in güzel bir playlist'i eklenince iyice kaymaklı ekmek kadayıfı oldu. bunun yüzünden 2-3 tane grup kaçırdım ve geceye çok yorgun girdim. peki değdi mi? her saniyesi. ek not olarak: bu bazı gece kulüplerinde bayadır yapılıyor, özellikle gece 12'den sonra, bulursanız tereddüt etmeden dalın, pişman olmayacaksınız.
hurts playlisti:
bu adamlar oynatmayı biliyor ve kendinizden geçiyorsunuz. her ne kadar 2011'deki kuruçeşme konserinden geride kalan bir setlist ile çıksalar da deli gibi eğlendik, dansımızı ettik. dediğim gibi setlist dezavantajı ve bazı şarkıların fazla uzatılması, havayı biraz kırsa da eğlencemizi çok etkilemedi. jay kay klasik tüylü şapkasını getirseydi, daha da eğlenirdik belki :D
ve benim için bütün festivalin en çok bekleneni prodigy sahneye çıktı. anlatmadan önce bir setlist'i paylaşayım :
-
-
-
-
-
-
-
-
(Dubstep)
-
(Edit)
-
-
-
-
-
-
- Encore:
-
-
-
bu adamlar çok çok ayrı. dediğim gibi dünyanın eğlendirmeyi bilen en iyi grubu olabilirler. gönül isterdi ki fotoğraflar, videolar çekeyim sizle de paylaşayım ama o sırada parendalar atıp, etrafa tekmeler atıyordum (hatta bir tanesi arkadaşımın koluna geldi.). gene buradaki tek sıkıntı da playlist'in 2009'un gerisinde kalmış olmasaydı, düşünün artık ona rağmen müthiş bir performanstı. smack my bitch up'ta çömelip zıpladık, yeri geldi çemberde pogo yaptık. gerçi burada tek eleştrim seyicilere; her ne kadar güzel bir performans gösterdilerse de bazen anlama sorunları yaşadılar. artık fazla haptan mı yorgunlaktan mı onu bilemeiyorum ama Maxim Reality'inin verdiği talimatalara pek uymadılar, öyle olunca kopukluk yaşandı biraz. ama genel olarak sahne ve seyirci etkileşimi çok güzeldi. deliler gibi dansımızı ettik ve yeni bir seneye kendimizi yenileyerek girdik.
kapanış olarak, aylin aslım'dan biraz bahsetmek istiyorum. duyduk ki atar yapmış, sabah çıktığı için. ilk önce o ego'yu biraz törpülemek lazım, insanlar hala yaptığın son şarkı olarak "ben kalender meşrebimi" biliyor. ikinci olarak da senin sabah çıkman tuhaf değil, duman ve teoman'ın akşam çıkması tuhaf. o yüzden böyle şeylere fazla kafayı takma.
sonuç olarak, verilen paraya değecek bir şey izledik. her ne kadar aksaklıklar olsa da çok fazla keyif kaçırıcı olmaması gönül rahatlığı ile bu festivalin olduğunu söylememi sağlıyor.
12.9.13
Arctic Monkeys for Rock'n Coke
evveeeeeet,günlerden yine bir "konuk yazar" günü...efenim bendeniz yaşadığım birtakım talihsiz hadiseler sebebiyle Rock'n Coke adına ilk şansımı kaybettim ve etkinliğe birçok sevdiğim isim olmasına rağmen katılamadım.ama gördüğünüz üzere hizmette sınır tanımıyoruz,festivali ayağınıza getiriyoruz öhöm.
öncelikle festivalin en hip,en beklenen,en çok konuşulan ismi olan Arctic Monkeys'in konserini(ve diğer konserlere dair birkaç ufak ayrıntıyı) aşşşşşırı duygusal bir fan olan(yazıyı okuyunca hak vereceksiniz) sevgili Deniz Zileli'den dinliyciğiz.
ilerleyen günlerde de bir aksilik olmazsa tüm festivalin analizini yine bu sayfadan okuyabileceksiniz.
hadi bakalım sahne Deniz'in(alkışlar,gülüşmeler?):
öncelikle festivalin en hip,en beklenen,en çok konuşulan ismi olan Arctic Monkeys'in konserini(ve diğer konserlere dair birkaç ufak ayrıntıyı) aşşşşşırı duygusal bir fan olan(yazıyı okuyunca hak vereceksiniz) sevgili Deniz Zileli'den dinliyciğiz.
ilerleyen günlerde de bir aksilik olmazsa tüm festivalin analizini yine bu sayfadan okuyabileceksiniz.
hadi bakalım sahne Deniz'in(alkışlar,gülüşmeler?):
Her şey bir
okul günü başladı.İnternetten konser haberini aldığım an aklımdaki tek düşünce
bu konsere gidemezsem üzüntüden öleceğimdi.Zira yaklaşık 6 senedir Arctic
Monkeys şarkılarıyla yatıp kalkıp, Alex Turner’a karşı derin duygular
beslemekteyim.Antalya’da yaşamamdan,hâlâ 12. Sınıf olmamdan ötürü annemler izin
vermezse ‘alın size kapı gibi bilet,adios.’ diyebilmek için o günden itibaren
para biriktirmeye başladım.Konser biletimi aldıktan sonra hızımı alamayıp sahne
önü biletimi de alınca geriye sadece gün saymak kaldı.Sayılı gün çabuk geçer
hesabı bir de baktım İstanbul’dayım.
Hezarfen
Havaalanı özellikle karşıda oturanlar için resmen Türkiye’nin diğer ucu gibi
geliyor.Kombine bilet aldığımız için cumartesi sabah 13.30 gibi yola çıktık
fakat yoğunluğuyla insanın midesini bulandıran trafik yüzünden anca 17.00 gibi
konser alanında olabildik.Arctic Monkeys’den önce içinde Hurts’ün de bulunduğu
grupları dinledik.Arctic Monkeys sahne önü biletlerinin konserden 1 hafta önce
tükenmesini de göz önünde bulundurarak Hurts’ün bitmesine 15 dakika kala sahne
önüne gitmek üzere kalabalığı yararak çıktık.’Oley kimse yoktur şimdi,en önde
oluruz’ ümidiyle koşa oynaya ilerlerken sahne önündeki yaklaşık 1.5-2 metrelik
kuyruğu görünce hayal kırıklığına uğramadık değil.Yaklaşık 20 dakika beklemenin
ardından sahne önüne alındık.O kalabalığa rağmen 3. Sırada yerimi aldım (aldım
diyorum çünkü kötü bir arkadaş olduğum için arkadaşlarımı arka sıralarda
bırakıp en öne kadar ilerledim.).
Yaklaşık 20 dakika da orada bekledik.Gitarların
akorları,mikrofonların ayarları yapıldıktan sonra grubun az sonra sahneye
çıkacağının haberini veren müzik çalmaya başladı.Ardından sahnede tam 6 senedir
aşık olduğum,her hareketini yakından takip ettiğim,uğruna methiyeler dizdiğim
Alex ve grubu belirdi. Alex ışığın altında parıltılar saçan YSL ceketi ve
itinayla taranmış saçlarıyla gönlüme en derin yarayı açtı.Bu arada olur da beni
televizyonda falan görürseniz diye çirkin bir ayrıntıyı da belirtmem gerek,sahneye
çıktıkları an hüngür hüngür ağladım.
‘Do I Wanna
Know’la başlayıp ‘Brainstorm’la devam ettikleri,yeni albümden ‘Why’d You Only
Call Me When You’re High’la,muhtemelen duymadığınız ‘Arabella’yı söyledikleri
konserin setlist’i şu şekildeydi:
2.
Brianstorm
5.
Teddy
Picker
10.
Arabella
11.
Pretty
Visitors
13.
Do
Me a Favour
14.
Cornerstone
15.
Suck
It and See
18.
R U Mine?
19.
Encore:
20.
505
Arctic Monkeys’in sadece adını duyan insanların bile dayanamayıp
dinlediği ‘Do I Wanna Know’ herkes tarafından çığlıklar atarak söylendi.Bu
çoşkunun ardından İstanbul’u selamlayan Alex Turner,şarkılarına daha bir
keyifle devam etti.Sık sık ritim tutmamızı,ellerimizi havalandırmamızı istedi.Yine
ellerimizi bir o yana bir bu yana salladığımız sırada ön sıradaki beyleri
‘kalçaları da sallayın’ diyip,bunu bizzat uygulayacak kadar cesur olan Alex
kalplerimizi bir kez daha fethetti.Glastonbury performanslarını izleyenlerin
aşina olduğu,daima arka cebinde taşıdığı tarağıyla Wax’lı saçlarını taraması bu
konserde de tekrarlandı.
‘Dancing Shoes’u söylemeden önce sevgi ölçümü yaparcasına ‘Ladies’ diye
bağırması, ‘Are U Mine’dan önce ise ‘İstanbul,yes we are yours.’ demesiyle
bizlere bir kez daha kalp krizi geçirten Alex,gece boyunca aşık olunası
hareketlerine devam etti.Çok garibime giden bir ayrıntıyı belirtmek
isterim,daima etrafa bön bakışlarla bakan Jamie Cook bu konserde hiç yerinde
durmadı.Sürekli bizlere göz kırpan,gitarıyla oradan oraya koşuşturan bir Jamie
vardı karşımızda.
Akustik olarak çaldıkları ‘Cornerstone’ ve ‘Do Me A Favour’
seyircilerle birlikte söylenildi. ‘Are U Mine’ı söyledikten sonra ufak el
sallama hareketleriyle ‘biraz yalvarırsanız,geri döneriz’ mesajı veren grup
sahneden ayrıldı.Diğer konserlerde olanın aksine uzun uğraşlarımız sonu geri
dönmeyen grup,yeterince çığlık attığımıza ikna olmuş olacak ki yaklaşık 10
dakika sonra sahneye geri döndü. Eski şarkılardan biri olan ‘When The Sun Goes
Down’ hep bir ağızdan söylenildikten sonra benim için yeri çok ayrı olan ‘505’ı
da söyleyen grup selamını verip konseri sonlandırdı.Alex son hareket olarak
Wax’lı tarağını en öne fırlatıp sahneden ayrıldı.
Böylece belki de hayatımın en güzel 2 saatini geçirdim.Sizlere şunu hiç
çekinmeden söyleyebilirim,yıllar sonra Arctic Monkeys için yeni dönemin The
Beatles’ı olarak söz edeceğiz.Gerek sahne performansıyla gerekse sempatik
tavırlarıyla her yaştan insanın kalbinde ayrı bir yeri olan grup,uzun süreler
boyunca akıllardan silinmeyecek.Olur da bir gün tekrar bu diyarlara gelirlerse
konserlerini bir kez daha kaçırmak sizi çok üzer şimdiden söyleyeyim.
Yazımı sonlandırmadan önce RnC hakkında değinmek istediğim birkaç yer
daha var müsaadenizle;
·
Arctic
Monkeys’in yeni albümünün adı olup her konserinde arka planı süsleyen kocaman
AM yazısı bu konserde yoktu.Bu arada konser alanına ‘AM var dediler,geldik.’
pankartıyla gelen birkaç arkadaş güvenlikçi ağabeylerden sıkı dayak yemiş diye
duydum.
·
İngiltere’nin
parlayan yıldızı Hurts harikaydı.Glastonbury’de izleyici sayısının azlığıyla
şoka uğrayan Theo,burada tatmin olmuş olacak ki sahnede enfes bir performans
sergiledi.Bu arada kendisi cool tavırlarıyla,puslu ses tonuyla,geriye doğru
taranmış saçlarıyla herkesi kendine aşık etti.
·
Müziği
bırakıp kısa bir süre sonra geri dönen Teoman,konserdeki performansıyla ‘Abi bu
adam eskimez yaaa.’ dedirtti.Ana sahneyi dolduran topluluk tüm şarkılara bağırarak
eşlik etti.
·
Festivalin
en merakla beklediğim gruplarından biri olan Klaxons tek kelimeyle mükemmeldi. Sempatik
tavırlarıyla kendini daha da sevdiren grubu mutlaka canlı olarak
dinlemelisiniz.Benim için festivalin en iyilerindendi.
·
Ellie
Goulding’te dans ettiğim kadar başka bir konserde dans etmedim sanırım.Ekibi
çok sağlam.Konser bir ara Dubstep Party’ye döndü,muhtemelen herkes iç
organlarının yarısını Party Arena sahnesinde bırakıp geri kalanını da The
Prodigy’de dökmek için sakladı.
·
İstanbul’a
kapağı atan Oi Va Voi’u ilk defa canlı izledim.Mutlaka dinlemeniz gereken
gruplardan biri.Solistinin sesi,kemancısının mükemmelliği,basçısının ustalığı
anlatılmaz yaşanır.
·
Jamiroquai
da çok güzel dans ediliyor.Kesin bilgi.
·
The
Prodigy’nin tarzını sevmiyorum. Onun için iyi ya da kötü diye yorum yapma
hakkını kendimde bulmuyorum.Fakat sahneye çıktıkları sırada tüm konser ahalisi
oradaydı,insanlara kafayı yedirttiler.Bu arada sizlere çağrım,pogo yaparken
etrafınızdaki tıfılları da düşünün.Dayak yemiş kadar oldum.
·
Arkadaşlar
tuvaletler diyeyim,siz beni mutlaka anlayacaksınızdır.
·
Otopark,
alandaki rodeo’ya taş çıkartacak türdendi.Arabanın içinde sallanırken kusma
noktasına geldik.
·
Son
olarak Büyük Ev Ablukada’nın Bartu’su ve The Away Days’in Oğuzcan’ı dünya
tatlısı insanlar. Arctic Monkeys boyunca çığlık atmama seslerini çıkarmayıp
bana eşlik etmeleri gecenin en özel anlarındandı benim için.
Not: Arctic Monkeys’in baştan sona çekilmiş konser görüntüsünü
bulamadım.Dream Tv’den kovalamak istemeyip benim amatörce çektiğim instagram
videolarını izlemek isteyenler için; instagram.com/denizzileli
Belieber kızlarına taş çıkartacak üslubuma rağmen buraya kadar
gelebildiyseniz,bana katlandığınız için teşekkür ederim.Bir başka Arctic
Monkeys konserinde,RnC festivalinde görüşmek üzere.
Deniz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)